Niğde’nin küçük bir köyünde doğan Hilal Özen, şiddetli geçen gençlik yıllarında, kaybettiği babasının akabinde tarlalarda çalışan annesine takviye oldu. 18 yaşında babasını bir tren kazasında kaybeden Hilal, İstanbul’da üniversite okurken dizi setlerinde figüranlık yaparak harçlığını çıkardı. Küçük yaşlardan beri içinde büyüyen dünyayı gezme hayali ile sıfırdan İngilizce öğrendi. Fakat ailesinin dayanağı olmadan bu hayalini gerçekleştirmesi kolay olmadı.
‘Dünyayı fiyatsız nasıl gezerim’ sorusu hayatını değiştirdi
Hilal, “Dünyayı fiyatsız nasıl gezebilirim” sorusunun peşinden giderek Avrupa gönüllülük projeleri ile tanıştı. Bu projelerle gençlere Avrupa ülkelerinde toplumsal çalışmalara katılma fırsatı sunuluyor; konaklama, vize, cep harçlığı üzere masraflar karşılanıyor. Bu fırsat genç öğretmenin ilgisini çekti ve Slovakya’nın başşehri Bratislava’daki bir anaokulunda istekli olarak çalışmaya başladı. Hilal, bu proje ile kazandığı 330 euro cep harçlığıyla bugüne kadar 10’dan fazla ülke gezdi.
‘Ailem ‘boş işlerle uğraşıyorsun’ dedi, fakat ben yılmadım’
Gönüllülük projesine başlarken ailesinden takviye görmeyen Hilal, “Kimse bana inanmadı, herkes ‘boş işlerle uğraşıyorsun’ dedi. Lakin ben kendi yolumdan gittim” diye anlatıyor. Müracaatları için çok sayıda motivasyon mektubu yazdı, sonunda Slovakya’da kabul aldı. Proje mühletince karşılaştığı zorlukları ve gönüllülük tecrübesinde çocuklara İngilizce öğretirken yaşadığı memnunluğu anlatan Hilal, “Bir çocuğun İngilizce öğrendiğini görmek beni çok keyifli etti. Beşerler her yerde tıpkı; istekleri ve hüzünleri farklı lisanlarda söz ediliyor sadece” dedi.
Avrupa’da hayalinin peşinden gidenlere öneriler
Hilal, Avrupa gönüllülük projelerine katılmak isteyenlere ise kısa ve öz bir CV ile içten bir motivasyon mektubu hazırlamalarını öneriyor. “Başvurduğunuz projeye özel yazılmış ve özgün motivasyon mektupları çok tesirli. İngilizce bilmek büyük bir avantaj; yoksa geliştirmek için çalışın” diyen Hilal, istekli adaylarına konfor alanlarını terk etmeleri tavsiyesinde bulunuyor.
‘Eğer dinleseydim, artık dört duvar ortasında depresyondaydım’
Hayalini gerçekleştirdiği için keyifli olduğunu söyleyen Hilal, oburlarının ne dediğine kulak asmadığı için bugün farklı bir hayat yaşadığını lisana getiriyor. “Eğer insanların söylediklerini dinleseydim, artık tahminen istemediğim bir kentte öğretmen olur ya da dört duvar ortasında depresyona girerdim” diyen Hilal, Avrupa gönüllülük projelerinin 18-30 yaş ortası herkese açık olduğunu ve bu projelerin eğitim kaidesi aramadığını da belirtiyor.
‘Pes etmeyi sevmem, zorluklar beni güçlendirdi’
Zorlukların ona güç kattığını söyleyen Hilal, Slovakya’da sıfırdan bir hayat kurmanın kendisini geliştirdiğini söz etti. Lisanını bilmediği bir ülkede yaşamanın yürek isteyen bir seyahat olduğunu belirten genç öğretmen, “Pes etmedim, her vakit daha düzgününü istedim. Kendi yolumdan giderek bugün istediğim hayata ulaştım” sözleriyle kıssasını özetliyor.